ABD SEÇİMLERİ VE KÜRESEL SATRANCIN YENİ HAMLELERİ

yazar:

kategori:
Aylar önce başlayan küresel dünyanın satranç oyunu son zamanlarda ABD’de yapılan seçimlerle tekrar kapışmalı bir hale geldi. Kesin, net ve ciddi söylemleri ile kendisini çok iyi politize eden Donald Trump ABD’nin yeni dönem Başkan’ı oldu özellikle Obama yönetimini ciddi anlamda eleştiren, DAİŞ ile ilgili teorileri ve ekonomide yapmayı planladığı olağanüstü ani önlemlerle bir anda Clinton’ı devre dışı bırakan Trump amacına ulaştı. Tabiki Küresel dünyaya yön veren bir ülkede meydana gelen bir seçim küreselleşmenin yıllar önce kervanına giren tüm ülkeler gibi bizide etkilemesi kaçınılmazdır. 
Seçim sonuçlarından sonra Trump dan beklenilen hamlelere baktığımızda ilginç detaylar görüyoruz bunlardan bazıları Çin ve Meksika’ya uygulanacak gümrük tarifelerinin %35’lerden %45’lere çıkartılması, serbest ticareti kısmaya yönelik hamleler, özellikle seçimlerden önce FED yönetimine yönelik ani karar ve politika değişikliklerin ve bireylerin değiştirilmesine yönelik söylemler, faiz düşüncelerinin tamamen zıt olması vb.. bu hamleler bize gösterir ki iş dünyasından gelen Donald Trump’ın kendi servetine önem verdiği gibi ABD kasasınıda hemen doldurmak istemesidir. Yani onu motive eden duygu KÂRDIR. Kar ise emperyalizmin besin kaynağı ve temel şartıdır buradanda şu sonucu çıkarmak ve tartışmaya açmak gerekir. Ülkeler tekrar emperyalizmin ateşini harlıyor ülkeler kendi arasında bir birlik değil tek olabilmeyi tüm küresel dümeni kendileri çevirmek istiyor yaşanan son gelişmelere bakın İngiltere AB’den ayrıldı. Hollanda ve Fransa’da muhafazakar ve sağa yönelik kesimler AB’den ayrılmayı ve bunu aynı İngiltere’deki gibi referanduma sunmayı düşünüyor ve son olarak da ABD yeni başkanı ile birlikte serbestleşmeyi ve herkese yönelik olmayı istemiyor. Şuana kadar oynanan küresel satrançta her bir taşı yeri geldiğinde bazı ülkeler temsil ediyordu kimi ülkeler piyondu kimileri şah, fil veya kale idi.  Şimdi ise görüyoruz ki herkes şah olmak istiyor birlikte aynı tahtada oyun oynamayı değil ülkeler aynı iki kişinin bu oyunu oynadığı gibi karşılıklı tek tahtada oyun oynamak istiyor.  
ABD’ki seçimlerin Türkiye’ye olan etkisini ele almak gerekirse senaryolar hazırlayarak bu işe göz atmanın faydalı olacağının kanaatindeyim seçim sonuçları doğrultusunda ekonomik olarak ani dalgalanmalara şahit olduk özellikle döviz kurlarında doları 3.30 da avroyu ise 3.60 seviyelerinde gördük altını ise gramınında 130 lirayı aşkın olarak teyit ettik. Tüm bu sonuçlar bize gösteriyor ki Türkiye ekonomisinde makro göstergelerde özellikle cari açıkta meydana gelebilecek olumsuzluklarla karşılaşabiliriz. Özellikle kurda meydana gelen yükselişler dışarıdan ithal ettiğimiz mallara yönelik maliyetimizi arttıracaktır bunun neticesinde kurun ateşini kısmaya yönelik TCMB’nin rezervlerinin kullanılması rezerv miktarında bir azalışa neden olabilir. Türk lirasının yine aynı şekilde değer kaybetmesi ve enflasyon artışları ülkemizi kısa vadelide olsa zorlayabilir ama uzun vadede bu sorunların üstesinden gelebilecek kuvvet Türkiye’de mevcuttur. 
Siyasi ve dış politikada ki mevcut duruma bakacak olursak Suriye meselesi önemli ve izlenilmesi gereken bir konu olacaktır. Trump’ın ve Cumhurbaşkanı’mız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ile olumlu diyalogları ve söylemleri ve ülkemizde yaşadığımız hain kalkışma ve sorumlularına yönelik gelişmeler ve kararlar yakın zamanda gün yüzüne çıkacaktır. Farklı bir senaryo ise Clinton ve Trump’ın zihni yapılarıdır. Trump net bir kişilik hamleleri açık böyle bir durumda Türkiye ileride yaşayacağı durumlarda hazırlık yapabilir çünkü ne yapacağı belli olmayan dost gibi gözüküp düşman kesilen zihniyetler her zaman daha tehlikeli olabilmektedir. Trump’ın özellikle açık tavırları şuan için bizim için önemlidir. Ama şunu asla unutmamakta gerekir hep söylenen bir söz vardır. ABD’yi devlet başkanları yönetmez diye ne kadarı doğrudur ne kadarı yanlıştır bilemeyiz ama aklımızın bir kenarında her zaman bu söylemde yer edinmelidir. 
Sonuç olarak ciddi hamlelerin yapıldığı, süprizlerin yaşandığı ve emperyalizmin ateşlendiği bir süreci yaşıyoruz artık herşey bir anda yaşanıp bir anda bitebilir. Türkiye Ortadoğu’da ve iç politikasında yapmış olduğu son hamlelerle hiç biryere gitmiyoruz bizde buradayız ve kalıyoruz diyip haince bir kalkışmaya rağmen oyuna dahil olmayı ve hatta yeri geldiğinde bu satrançta şah çekmeyi bile başardı. Türkiye artık değişen düzende en iyi bir şekilde hazırlığını yapıp oyunu bitirmelidir ve oyunu biterecek hamle ise Misakı Milli sınırlarına ulaşmak olacaktır. 
Bakalım Mevla’m ne eyler neylerse güzel eyler 
Kızılelmaya Selam Olsun…
Gürkan DANIK


Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir