Ekonominin gidişatında son haftalara baktığımızda dolar kurunun yükselmeye devam edip tepe noktası olarak kabul edilen 3.07’nin üstüne çıkarak direnç noktasını kırması ve Amerika merkez bankası FED’in ve TCMB’nın PPK toplantısı sonucunda ki faiz kararları gündemin en önemli konuları idi.
Amerika Merkez Bankası FED beklenildiği gibi faiz oranlarına gene dokunmadı ve sabit tuttu bu karardan sonra her ne kadar dolar 2.97 seviyelerine kadar düşsede bu düşüş görünümü çok kısa sürdü özellikle kurban bayramının ve FED kararı sonrasında FED başkanı Yellenin bu yıl içerisinde faiz oranlarını yükselteceklerine dair öngörüleri konuşması dolara tekrar bir hareketlilik sağladı. TCMB ise geçen aylarda FED kararlarının etkili olacağını bekle-gör uygula sistemini kullanacağından bahsetmişti. Ve o da PPK toplantısında almış olduğu kararla gecelik marjinal fonlama oranını (faiz koridorunun üst bandı) yüzde 10,75 ve Merkez Bankası borçlanma faiz oranını yüzde 7,25’te sabit bıraktı.
PPK, bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını (politika faizi) yüzde 7,50’de tuttu.Bu oranları sabit tutması ile birlikte ise
Sıkı para politikası duruşunun ve alınan makro ihtiyati önlemlerin etkisiyle kredi büyüme hızlarının makul düzeylerde seyrettiği vurgulanan duyuruda, dış ticaret hadlerindeki olumlu gelişmeler ve tüketici kredilerinin ılımlı seyrinin cari dengedeki iyileşmeyi desteklediği belirtildi.
FED Başkan’ının yakın zamanda yapmış olduğu bir sunumda ise faiz arttırımını bu sene içinde arttırmayı öngördüğünü ABD’nin iş gücü piyasasında iyileşmenin olduğunu ama tam istihdamın sağlanamadığını ABD’nin ekonomik görünüşünün iyi olduğunu ve güçlü iş piyasasının ise hedeflenen %2 lik enflasyona destek olacağını söyledi.
Enflasyon konusunda TCMB Erdem Başçıda bazı açıklamalarda bulundu özellikle son zamanlarda her ne kadar enerji mallarında ki fiyatlardan dolayı maliyet avantajı iyi bir görünüm sergilesede dolar kurunda meydana gelen artışlardan kaynaklanan enflasyon artışının eylül ayı enflasyon rakamlarına yansıyabileceğini çekirdek enflasyonun oranında bir negatif etkinin olabileceğinden bahsetti.
Sonuç olarak bu hafta merkez bankalarının faiz ile ilgili vermiş oldukları kararlara bakarsak FED’in ABD kendini tam olarak garantiye alsın ekonomik kuşkular kalmasın düşüncesine sahip olduğunu TCMB’nin ise bakalım görelim neler olacak zihniyetine sahip olduğunu söyleyebiliriz.
Kaynak:Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası,
NTVpara
Bir yanıt yazın